Zalim ve Mazlum
Emevîler döneminde yirmi yıl kadar Irak valiliği yapmış olan Haccac b. Yusuf (Haccac-ı Zalim, ö. 95/714), Emevî Devleti’ne hizmet ve muhalifleri sindirme yolunda binlerce insanı kılıçtan geçirmiş, zulmüyle meşhur çok sert bir devlet adamıydı.
Bir gün Emevî halifesi Abdülmelik b. Mervan’a demiş ki:
– Ben aşırı düşmanlık ve kin besleyen biriyim. Şeytan bile beni gördüğünde kurtulmak için benimle barış yapar!
Haccac’ın son öldürttüğü şahıs, Tabiûn alimlerinin büyüklerinden Said b. Cübeyr Rh.A. Hazretleri’dir. (ö. 95/714) Öldürülmesinin sebebi ise, Haccac’a karşı isyan edip savaş açan Abdurrahman İbn Eş’as tarafında yer almış olmasıydı. İsyanın bastırılmasından on yıl kadar sonra kaçmaktan vazgeçip Mekke’ye yerleşen Said b. Cübeyr Rh.A. Hazretleri yakalanarak Küfe’ye götürülür. Burada ayağından zincirlenmiş olarak evinde gözetim altındayken bile gelen ziyaretçilere hadis dersleri vermektedir.
Bu haldeyken onu Haccac’ın huzuruna götürürler. Haccac’ın emriyle kılıçla vurulup şehid edilir. Başı yere düşerken üç defa “Lâ ilâhe illallah” dediği duyulur. Öldürülmeden önce şöyle dediği anlatılır:
– Allahım, benden sonra Haccac’ı kimseye musallat etme. Bu iş onun son zulmü olsun!
Bu olaydan sonra Haccac’ın durumu fenalaşır. Aklı karışır, uykusu kaçar. Uykuya daldıkça rüyasında İbn-i Cübeyr onu sıkıştırmaktadır:
– Ey Allah’ın düşmanı! Neden beni öldürdün?
Haccac ise şaşkın ve çaresiz şöyle demektedir:
– Said b. Cübeyr’e karşı benim halim ne olacak? Benim halim ne olacak?
Artık Haccac-ı Zalim, bir mazluma daha kıyamaz. Kırk gün sonra da hayata gözlerini kapar. O gün bugün, insanlar ona rahmet okumamaktadır.
Vefayâtü’l-A’yan, 2/371-74; el-Kâmil fi’t-Tarih, 4/579-80; el-Bidâye ve’n-Nihâye, 9/119-121.