Abdest İle İlgili Hükümler

Abdest İle İlgili Hükümler

Abdest hususi bir temizliktir. Niyetle beraber yüzü ve dirseklerle beraber kolları yıkamak, başını meshetmek ve ayak bileklerindeki kemik çıkıntıları dahil ayakları yıkamakla tamamlanır.

Abdest başlıca üç çeşitte toplanır: Farz, vacib, müstehab.

 

Farz Olan Abdest

1- Abdestli olmayan kimsenin, farz veya nafile bir namazı kılmak için abdest alması farzdır. Bile bile abdestsiz namaz kılmak haramdır.

2- Kur’an’da geçen secde ayetlerinden biri okununca yapılması vacib olan “tilâvet secdesi” için abdestli olmak farzdır.

3- Kur’an-ı Kerim’i ele almak veya bir ayete el sürmek için de abdest farzdır. Bir kılıf veya sargı içindeki Kur’an’ı abdestsiz tutmak ise caizdir.

 

Vacib Olan Abdest

Hanefîlere göre Kâbe’yi tavaf için abdestli olmak vacib kabul edilir. Diğer üç mezhebe göre ise, bu iş için de abdest farz sayılmaktadır.

 

 Abdestin Müstehap Olduğu Durumlar

1- Ezbere Kur’an okumak ve hadis okumak için.

2- Zikir ve dua, ezan ve kamet için.

3- Dini kitapları tutmak, dini dersler yapmak için.

4- Yatarken abdestli uyumak, uyanınca abdestli bulunmak için.

5- Her namaz vakti yenilemek ve mescide girmek için.

6- Cenaze yıkamak ve cenazeyi takib için.

7- Öfkeye kapılınca.

8- Kahkahayla gülünce.

Abdestli yapılması gereken bir amel öncesinde karşı cinse dokununca (Hanefîlerde müstehab, Şafiîlerde farzdır).

10- Gıybet, yalan, sövme gibi kötü laflar edince. (1)

 

Kur’an Abdestsiz Tutulabilir mi?

Kur’an ayetlerinin el sürmeden abdestsiz okunabileceği hususunda, İslâm alimleri görüş birliği içerisindedirler. Ancak cünüb kimse, ezberden de Kur’an okuyamaz. Kur’an’ı abdestsiz ellemek ise caiz değildir. Bu hüküm, İbn Abbas Hazretleri hariç önde gelen sahabilerin ve zahirîler dışında Ehl-i Sünnet mezheplerin ortak görüşüdür. Bir de malikîler, Kur’an öğretiminde öğretmen ve öğrenci için abdestsiz dokunmayı caiz görürler.

 

Kur’an-ı Kerim’de: “Ona tertemiz olanlardan başkası dokunamaz” (Vakıa/79) buyuruluyor. Genel olarak tefsirlerde bu ayet, “Kur’an’ın bulunduğu Levh-ı Mahfuz’a meleklerden başkası ulaşamaz, muttali olamaz” manasında yorumlanmıştır. Ayetin diğer manası da, Kur’an’ı (mushafı) abdestsiz ellemenin uygun olmamasıdır. Bu da Kur’an’a saygı ve edebin gereğidir. Anılan ayet, ifade olarak bir durum bildiriyor (lafz-ı haber) olmakla beraber, anlam bakımından bir yasaklamayı bildirir. Yani “dokunulmasın” demektir. Kur’an’da benzer örnekleri vardır.

 

Ancak bu ayet, sözünü ettiğimiz anlamı net bir emir şeklinde değil, işaret yoluyla bildirir. Kur’an’a abdestsiz dokunmanın hükmü, esasen hadis ve sünnetle açıklanmıştır. Çeşitli ve güvenilir kaynaklardan gelen meşhur bir hadiste, Rasul A.S.: “Kur’an’a ancak temiz (abdestli) olan dokunabilir.” buyurmaktadır. Bu haber, muteber hadis kaynaklarımızdan Muvatta (Hd. 478); Abdürrezzak, Musannef (Hd. 1328); Darimî (Hd. 2183); Taberanî, Sağir (Hd. 1164); Darekutnî (Hd. 433); Beyhakî (Hd. 408-410) ve benzeri eserlerdedir.

 

Sahabe ve tabiînden itibaren, büyük müctehidlerin ve dört mezheble birlikte diğer mezheb alimlerin tamamına yakını, zaruret dışında Kur’an’ı abdestsiz ele almayı haram görmüşlerdir. Yalnız, zahirî mezhebi alimlerinden İbn Hazm (Ö. 456 h.), abdestsiz, cünup veya hayızlı kişinin Kur’an’ı tutabileceğini ve okuyabileceğini ileri sürmüş, bunda ifrata düşmüştür. (2)

 

Gusül Gereken Kimseye Haram Şeyler

Aşağıdaki hususlar, gusletmesi gereken cünup kimseler için haramdır:

1- Namaz kılmak, tilâvet secdesi yapmak.

2- Cami ve mescide girmek. Camide ihtilâm olan kimse orada beklemek zorunda kalırsa, teyemmüm etmesi vacip olur. Fakat bununla namaz kılamaz.

 

Okul, daire ve istasyonlarda bulunan mescidler, beş vakit namazda halka ve cemaate açıksa cami hükmüne girer. Fakat dışarıdan cemaatin girmesine açık olmayan özel mescidler böyle değildir. Buralara cünup ve hayızlının girmesi caizdir. Açık alandaki namazgâhlar, cami avlusu ve revaklar da böyledir.

3- Kâbe’yi tavaf etmek.

4- Kur’an-ı Kerim’i tutmak veya bir ayete el sürmek. Kur’an ayrı bir kılıf, sargı veya çanta içindeyse tutulabilir. Mushaf’ın cilt kapağı ona bitişik olduğu için kılıf yerine geçmez.

5- Kur’an okuma maksadıyla az veya çok ayet okumak cünup için haramdır. Dua ve zikir maksadıyla dua ayetleri, salâvat, şehadet cümleleri okunabilir. Okunan Kur’an da dinlenebilir. Hayızlılar için de böyledir.

 

Cünup kimsenin, içinde Kur’an metinleri de bulunan Kur’an tercümesini ele alması caiz değildir. Kur’an metinlerinin yer almadığı sade tercemeleri cünupken ele almak ve okumak ise mekruhtur, bundan da sakınmalıdır. Tefsir, hadis, fıkıh gibi kitapları ele almak, ezan okumak, Tevrat ve İncil okumak, elini ve ağzını yıkamadan yemek ve içmek cünup kimseye mekruhtur. Cünupken Kur’an’a bakmanın, içinden okumanın ve oruca başlamanın zararı yoktur.

 

Cünup olanın yıkanması farzdır; kılınmamış bir namazın vaktini cenabet halinde geçirmek haramdır, büyük günahtır.

 

Şu durumlarda ise gusül sünnettir:

1) Cuma namazı için (sabahtan yıkanmak da kâfidir),

2) Bayram günü ve namazı için,

3) Hac ve umre ihramı için,

4) Arafat vakfesi için. (3)

 

Hayızlıya Caiz Olmayan Şeyler

Hayız ve nifas (adet ve lohusa) halindeki kadınlara haram şeyler şunlardır:

1- Namaz kılmak: Tilâvet ve şükür secdesi de böyledir. Bu durumda kılınamayan namazların sonradan kazası gerekmez.

2- Oruç tutmak: Gün boyu yeme-içmeyi bırakıp, oruç taklidi ve benzetmesi de mekruhtur. Hayız ve nifas halinde tutulmayan farz oruçların sonradan kazası farzdır. Nafile oruca başladıktan sonra hayız gören kadının, bu orucu daha sonra kaza etmesi gerekir. Çünkü başlanmış nafileyi sonradan da olsa tamamlamak vaciptir.

3- Kur’an-ı Kerim’i bir sargı veya kılıf içinde olmadan elle tutmak, herhangi yazılı bir ayete el sürmek. Tefsir ve diğer dinî kitapları tutmak ve Mushaf’ı giyilmiş elbisenin yeniyle tutmak da hayız ve cünup halinde mekruhtur.

4- Kur’an’dan bakarak veya ezbere ayet okumak. Dua niyetiyle Fatiha, dua ayetleri ve besmele okunabilir. Tesbih, tekbir ve zikir olabilir, şehadet ve salâvat söylenebilir, okunan Kur’an dinlenebilir. Zaruret halinde cünup ve hayızlının Kur’an ayetlerini kelime kelime okuyup talebeye öğretmesinde mahzur yoktur. El sürmeden ayetleri yazmak da caizdir.

(Malikî mezhebine göre, hayız halinde dokunmadan Kur’an okumak caiz olduğu gibi, Kur’an öğretimi için hayızlı veya abdestsiz olan öğretmen ve öğrencinin Mushaf’ı ellemesi de caizdir).

5- Camiye girmek. Dışarıdan cemaatin girişine açık olmayan okul ve daire bünyesindeki özel mescidlere hayız halinde girilebilir.

6- Kâbe’yi tavaf etmek. Hanefîlere göre tahrimen mekruh olarak tavaf sahih, fakat diğer üç mezhepte bu tavaf geçersizdir.

7- Eşiyle cinsî münasebette bulunmak.

8- Göbek ve diz arasından çıplak olarak faydalanmak. (4)

 


(1) el-Cezîrî: Kitabü’l-Fıkh ale’l-Mezahibi’l-Erbaa, 1/41 vd.; ez-Zuhaylî: el-Fıkhü’l-İslâmî ve Edilletüh, 1/359-365

(2) Cassas: Ahkâmü’l-Kur’an, 3/555; Kurtubî: el-Câmi, 17/216-18; Beyzavî: Envaru’t-Tanzîl, 5/292; İbn Aşur: Tesîru’t-Tahrîr, 27/334-37; Beyhakî: Ma’rifetü’s-Sünen, 1/317-321; Bâcî: el-Münteka, 2/404-406; Zeylaî: Nasbu’r-Raye, 1/280-84; Şevkânî: Neylü’l-Evtâr, 1/266-68; İbn Kudâme: el-Muğnî, 1/168-69; Nevevî: el-Mecmû, 2/85-86; İbn Hazm: el-Muhallâ, 1/94-99; İbn Teymiyye: Mecmûatü’l-Fetavâ, 21/152.

(3) el-Mecmû, 2/178 vd. 232 vd.; Reddü’l-Muhtâr, 1/311-320, 488.

(4) Reddü’l-Muhtâr, 1/484-89; el-Mecmû, 2/383-394; Mâşiyetü’d-Dusûkî, 1/207-208, 284; el-Karâfî: ez-Zahîre 1/237, 375-79.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir